Zorunlu eğitim kısaltılamaz!
- SOL Genç

- 18 Eki
- 2 dakikada okunur
Tek adam rejiminin uzun süredir temel gündemi zorunlu, kamusal eğitimin kısaltılması, esnekleştirilmesi, kırıntıları bırakılan laik, eşit, parasız, nitelikli eğitim hakkının öğrencilerin elinden alınması. Aylardır tarikatı, MÜSİAD’ı, TÜSİAD’ı, siyasi iktidarı, yandaş medyası tek ses olmuş zorunlu eğitim kısaltılsın diyor. Yeni rejimin, emperyalizmin, kapitalizmin ihtiyacı için yeni rejime uygun bir eğitim inşası amaçlanıyor.

Kabine toplantısında zorunlu eğitimin süresinin kısaltılması ile ilgili sunum yapılması önümüzdeki günlerde eğitim hakkının hedef alınması sürecinin hızlandırılacağını gösteriyor.
“Eğitime ayrılan bütçe devlete büyük yük” sözleriyle eğitim hakkı kamusal bir hak olmaktan çıkarılarak yalnızca para karşılığı satın alınacak bir meta haline getirilmesi hedefleniyor.
Eğitim süresi erken yaşta ucuz iş gücüne engel diyerek daha fazla çocuk işçi istiyoruz, ücretleri halkın kaynaklarından karşılansın bedava iş gücü istiyoruz diyorlar.
Eğitim süresi kısaltılarak, esnekleştirilerek, fabrika-okul, dersliksiz okul gibi isimlerle okulları çocuk işçi bulma kurumları haline getirmeyi amaçlıyorlar. Meslek liselerini, meslek ortaokullarını MESEM’leştirerek çocuk işçiliğinin ortaokul sıralarına indirilmesi için canhıraş bir şekilde çalışıyorlar.
Kendi çocuklarını yurt içi ve yurt dışında en pahalı özel okullarda okutanlar bizlere, halkın, emekçilerin çocuklarına MESEM, çocuk yaşta işçilik güzellemesi yapıyorlar.
Eğitim süresi “yuva kurmaya engel” diyerek 18 yaş altı okul çağındaki öğrenciler için daha fazla çocuk yaşta evlilik çağrısı yapıyorlar. Kutsal aile, aile yılı vaveylaları eşliğinde bir kez daha kadınların, kız çocuklarının haklarını, eğitim hakkını hedef tahtası haline getiriyorlar.
Üniversite süresinin kısaltılması da bu adımlardan bağımsız değil. Ne kadar az eğitim süresi o kadar patronlar için erken yaşta ucuz iş gücü diyorlar. Patronlara, şirketleşmiş tarikat yapılarına bugüne kadar ne istedinizse verdik daha da fazla ne isterseniz vereceğiz diyerek halkın kaynaklarını peşkeş çekiyorlar.
Ahilik, kader, fıtrat söylemleri ile çocuk yaşta evlilik, çocuk yaşta işçilik, iş cinayetlerinde ölmek halkın, emekçilerin çocuklarının kaderidir diyorlar.
AKP iktidarı yıllardır gerici, piyasacı politikaları ile eğitimde büyük bir yıkım yarattı. Şimdi daha da büyük bir yıkımın hazırlığını yapıyorlar. Laik, parasız, kamusal eğitime savaş açan tek adam rejimi zorunlu eğitimin kısaltılması, esnekleştirilmesi adımları ile eğitimi; yıllardır okulları, üniversiteleri kuşatan sermayenin, tarikatların tekeline sokmak istiyor. Genç yaşta sömürülmek istenen arkadaşlarımızın piyasacı sermaye tarafından sömürülmesine izin vermeyeceğiz.
Yıllardır sınav sorularını çaldırarak milyonlarca sıra arkadaşımızı mağdur eden, sermayesi, tarikatlarıyla okulları, üniversiteleri kuşatan, laik eğitime savaş açan, tasarruf diyerek okullara bir öğün yemeği bile ücretsiz dağıtmayan, eğitim sisteminin içini boşaltan bu düzenden hesap soracağız!
Yaşamlarımızı, eğitim hakkımızı hapsetmenize izin vermeyeceğiz!
Meşruiyetini Beyaz Saray semalarında arayan AKP-MHP iktidarının gerici ve piyasacı politikalarının öğrenciler ve halk nezdinde meşruiyeti yoktur!
Laik, parasız, eşit ve bilimsel eğitim mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz!
Bizleri sömürü çarkları arasında gerici karanlığa hapsetmeye çalışan Saray ve bakanı Yusuf Tekin Susacak Gençlik Konuşacak!







Yorumlar